Mutfak

Güçlü akciğer için yenilmesi gereken 10 besin

Covid-19 pandemisinde sofranızda bolca bulundurulması gereken ve akciğer güçlendiren 10 besin maddesi:

Güçlü akciğer için yenilmesi gereken 10 besin

Dengeli beslenme düzeni ve bağışıklık sistemini güçlendiren besinleri yemek akciğer enfeksiyonlarını önlemede ve akciğerlerin güçlü tutulmasında kilit rol oynuyor. 

Günümüzde bu daha önemli çünkü Covid-19 pandemisinde yapılan çalışmalar, koronavirüsün solunum sistemimizin en önemli organı olan akciğerler üzerinde tutuluma yol açarak nefes darlığı, solunum yetmezliği ve zatürre gibi önemli sorunlara yol açtığını gösteriyor.

Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayşe Sena Binöz akciğerin güçlenmesine yardım eden besinleri anlattı, önemli öneriler ve uyarılarda bulundu. 

Elma:  Elma; lif, flavonoidler, C, A, E vitamini ve potasyum gibi mineraller içeriyor. Yapılan çalışmalar; haftada 5 porsiyon ve üzerindeki elma yemenin akciğer fonksiyonunu geliştirmeye yardımcı olabileceğini gösterdi. Sigara içen bireylerde yapılan bir çalışmada da; elma yiyen kişilerin akciğer fonksiyonunda daha yavaş bir düşüş olduğu gösterildi. Bir adet orta boy elmanın bir porsiyona eşdeğer.

Muz:  Muzun zengin potasyum içeriği, akciğer sağlığı, işlevi ve gelişmiş akciğer fonksiyonu için oldukça önemli. Yapılan bir çalışma, özellikle çocukluk döneminde yeterli potasyum tüketiminin akciğer fonksiyonunu ve kapasitesini artırmaya yardımcı olduğunu gösteriyor. Bu nedenle potasyum mineralinden zengin olan muzu ara öğünlerde yemek uygun olacaktır Ancak kan şekerini hızlı yükseltme riski nedeniyle diyabet hastalarının dikkatli yemelerinde ve bir adet büyük muzun 2 porsiyon meyveye eşdeğer olduğunu hatırlamalarında fayda var.

Domates:  Domates, güçlü akciğer sağlığıyla ilişkilendirilen karotenoidlerden antioksidan özellik gösteren likopenin en zengin besin kaynakları arasında yer alıyor. Yapılan çalışmalar domates tüketiminin astımlı bireylerde hava yolu enflamasyonunu azalttığı ve KOAH hastalarında akciğer fonksiyonunu iyileştirdiğini gösterdi. Sigara içen bireyler üzerinde yapılan bir çalışmada ise domates tüketen bireylerin akciğer fonksiyonunda daha yavaş bir düşüş olduğu gözlemlendi. Domates yerken üzerine ekleyeceğiniz zeytinyağı ilavesi, domatesteki antioksidan özellik gösteren likopenin etkisini arttıracaktır.

Kırmızı lahana:  Lif, C ve A vitamini açısından zengin olan kırmızı lahana; yüksek oranda potasyum, az miktarda demir, magnezyum, kalsiyum ile fosfor bulunduruyor. Aynı zamanda antioksidan özellik göstererek bağışıklık sistemini destekleyen karotenoidler ve antosiyaninlerden zengin bir kaynak. Yapılan çalışmalar; antosiyanin kaynaklı besin alımının artmasının akciğer fonksiyonunu güçlendirdiğini ortaya koyuyor. Kırmızı lahana aynı zamanda yüksek miktarda lif içeriyor. Çalışmalar, yüksek lif beslenmesi olan bireylerin, düşük miktarda lif tüketen bireylere nazaran daha iyi akciğer fonksiyonuna sahip olduğunu gösteriyor.

Zeytinyağı: Zeytinyağı, polifenoller ve E vitamini içeriğiyle antiinflamatuar antioksidan kaynağı olarak gösteriliyor. Yapılan bir çalışmada; zeytinyağından zengin olan Akdeniz diyeti ile beslenen KOAH ve astım hastalarının akciğer fonksiyonlarında iyileşmeler gözlemlendi. İçeriğindeki tekli doymamış yağ asitleri ve E vitamini formu olan tokoferol de daha iyi akciğer fonksiyonuyla ilişkilendirildi.

Yoğurt:  Yoğurt; protein, kalsiyum, fosfor ve B grubu vitaminlerinden zengin bir besin. Çalışmalar yoğurdun içeriğinin akciğer fonksiyonunu artırmaya ve KOAH riskine karşı korumaya yardımcı olabileceğini gösteriyor. Yapılan bir çalışmada, daha yüksek kalsiyum ve fosfor alımının iyileşmiş akciğer fonksiyonuyla ilişkili olduğunu ve yüksek kalsiyum alımına sahip olan bireylerin KOAH riskinde yüzde 35 oranında azalma olduğunu gösterdi.

Pazı:  Pazı; lif, A, C, K vitaminleri, potasyum, magnezyum ve demir içeriği yüksek bir besin. Besinlerle alınan potasyum ve magnezyum alımının arttırılması, yapılan bazı çalışmalarda daha iyi akciğer fonksiyonu ile ilişkilendirildi. Pazının içeriğindeki karotenoidlerden olan lutein ve zeaksantin, güçlü antioksidan özellikleri sayesinde bağışıklık sistemini ve akciğer fonksiyonunu destekleyici rol üstleniyor. Ancak böbrek hastalığı olan veya kan sulandırıcı ilaç kullanan bireylerin, zengin potasyum ve K vitamini kaynağı nedeniyle pazıyı kontrollü yemeleri gerekiyor.

Sarımsak:  C vitamini, selenyum, potasyum ve kalsiyumdan zengin sarımsaktaki ana aktif bileşen olan allisin bağışıklık hücrelerini güçlendiriyor. Aynı zamanda antimikrobiyal ve antiviral etkisi sayesinde bakteriyel ile viral enfeksiyonlara karşı koruma sağlıyor. Bu özelliklerinin yanı sıra içeriğindeki ana aktif bileşen olan allisin akciğerlerin temizlenmesine katkıda bulunuyor ve akciğer enfeksiyonlarına neden olan bakteri ile virüsleri öldürmeye destek oluyor. Sarımsağı çiğneyerek, ezerek veya dilimleyerek yemek; allisin içeriğini zenginleştirmesi sayesinde emilim kalitesini arttırır. Ancak sarımsağın aşırı kullanımı alerjik reaksiyonlara ve kanamalara yol açabileceği için dikkatli olunmalı.. Her gün 2-3 küçük diş sarımsak yeterli olacaktır.

Balkabağı:  Balkabağı; akciğer sağlığını geliştiren alfa ve beta karoten, lutein ile zeaksantin gibi karotenoidler açısından özellikle zengin bir besin. Balkabağı antiinflamatuar özelliğiyle, zararlı maddeleri etkisiz hale getirip, vücut hücrelerine zarar vermesini önlüyor. Balkabağı aynı zamanda lif, A vitamini, C vitamini, E vitamini, folat ve demir içeriğiyle bağışıklık sistemini destekliyor. Genç ve yaşlı popülasyon üzerinde yapılan çalışmalar, yüksek kan karotenoid seviyelerinin daha iyi akciğer fonksiyonuyla ilişkili olduğunu gösteriyor.

Pancar:  Pancar; A vitamini, C vitamini, potasyum ve kalsiyum gibi vitamin ile mineraller içeriyor. Rengini veren betalain yüksek oranda antioksidan özellik göstererek akciğer fonksiyonunu optimize ediyor. Pancar aynı zamanda akciğer fonksiyonunu geliştiren nitrattan da zengin bir besin. Ancak içeriğindeki sodyum ve karbonhidrat miktarı nedeniyle kronik hastalığı bulunan bireylerin porsiyon kontrolüne dikkat etmeleri gerekiyor.

Yorumlar